Akpınar’ın kızı kime, niye kızdı?

Metin Akpınar ile evlilik dışı ilişkisinden 1988’de dünyaya gelen ikizlerinden Duygu Nebioğlu arasında sular durulmuyor. 

Nebioğlu, yargı kararıyla biyolojik babası olduğunu ispatladığı Akpınar’a karşı 1 milyon lira maddi, 10 milyon lira da manevi tazminat davası açtı. Nebioğlu, muhtarlıktan aldığı fakirlik belgesini karşı tarafın iptal ettirmek istediğini öğrenince küplere bindi. 

Nebioğlu, Kanal D’ye, muhtarlıktan fakirlik belgesi alma sebebini şöyle açıkladı: 

“Açtığım tazminat davaları nedeniyle 200 bin lira vergi ödemem istendi. Bunu manevi aileme ödettirmek istemedim. Babamın şu an sağlık problemleri var. Kendisi kanser hastası, ailemi düşünmem gerekiyordu. Ben o fakirlik belgesini o yüzden aldım.” 

Nebioğlu ayrıca, Akpınar’ın tazminat davalarına karşın mahkemeye sunduğu 38 sayfalık itiraz dilekçesinde kendisine ve öz annesine karşı ağır ithamlar olduğunu söyledi. 

Nebioğlu, öz annesinin de er ya da geç ortaya çıkacağına dair sosyal medyasından yaptığı paylaşıma gelen eleştirilere çok sert tepki gösterdi. İşte Nebioğlu’nun ‘#metinakpınar’ı da etiketleyerek yazdıklarının en çarpıcı bölümleri: 

“Beni doğuran kadın hedef tahtasına benzemiyor da, ancak o günlerden bugünlere, birilerini hedef göstererek geliniyor demek ki. 

Ben annemi hedef almadım, çağrı yaptım, ona ulaşmak benim gayemdir. 

Sizler Yeşilçam’sınız, bizler Karaçam mıyız? 

Ben paralı bir dünyada yaşıyorum, derdim para oluyor da, siz parasız dünyada mı yaşıyorsunuz? 

‘Beni niye oraya almıyorsunuz?’ derler adama. 

Yurtlarda daha ne kadar ünlü çocuğu var acaba? 

Yurt dışına gönderilen sahipsiz çocukların veya kürtajla aldırılan çocukların sayısını biliyor musunuz? 

20 yıldır araştırıyorum ben, siz sadece 20 dakika bakıp geçebilirsiniz, hayatınıza devam edersiniz, kendinize de iyi bakın, lakin; 20 yılda neler kaybettim, bir ben bilirim. 

Şimdi herkes bilsin ki, kaybettiklerimin yerine mucizeler koyuyorum. Beni ve mucizelerimi 38 sayfanın içine gömemezsiniz.  

‘Zaman geri akmıyor’ diyorlar ya, ancak zaman ileri de akmamış, bu yüzden anlatmadıklarına hep birlikte geri gidiyoruz. 

Zaten daha fazla sinirlendirirlerse beni, yakında 10 partlık video gelir.” 

Angelina Jolie ve Türk kahvesi

Hollywood yıldızı Angelina Jolie’nin New York, Manhattan’da açtığı Atelier Jolie adlı kafe, artık Türklerin de uğrak yeri. ABD Post’tan Özlem Özgüt Yörekli’nin haberine göre Angelina Jolie’nin yardım kuruluşu EatOffBeat iş birliği ile açtığı kafeye Türklerin bu denli ilgi göstermesinin sebebi, sadece Hollywood starının yeri olması değil, menüsünde Türk kahvesi olması.

Bir zamanlar ünlü ressam Jean-Michel Basquiat’ın ev ve stüdyo olarak kullandığı 57 Great Jones Street’teki Atelier Jolie’de, Türk kahvesinin yanı sıra Fas çayı ve baklava da var. Üstelik Suriye, Sri Lanka, Venezuela ile Senegalli şeflerin hazırladığı yiyeceklerde gluten ve rafine şeker yok.

Manhattan’ın kalbindeki Angelina Jolie’nin yerinde Türk kahvesi içmenin bedeli ne mi? 6.5 dolar (yaklaşık 210 lira).

GÜNÜN SÖZÜ

“Gülmek kalpteki örümcek ağlarını temizleyen bir süpürge gibidir.” (Kathleen Long)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir